BOŞNAK BÖREGİ

Geçen bayram aynı sitede oturan boşnak bir komşumuz küçük bir tepsi börek yollamış.Küçük yeğenim oruçlu oldugu için o tepsi ona hediye olarak verilmiş aslında,biz de bayram sabahı kahvaltıda hep beraber yedik,gerçekten şimdiye kadar yediğim en lezzetli böreklerden biriydi.Ama sevgili eşimin böreği yedikten sonraki takdir dolu ifadeleri, bu böregi deneme konusunda bana cesaret verdi.Elde açılan börekler konusunda çok deneyimli olmasam da bu kadar sözden yapacak başka bir şey kalmamıştı.

Uzun süren net araştırmalarım neticesinde tarif defterinde olan bir tarifi esas alarak ve yediğim böreğin lezzetini düşünüp ona uydurmaya çalışarak yaptım.Böreğin gerçek tarifini bilenler yorum yazarsa çok sevinirim.

MALZEMELER

1,5 bardak su ve süt karışımı

2 kaşık zeytinyağı

aldığı kadar un

tuz

tereyağı,sıvıyağ karışımı

kıymalı,patatesli iç

YAPILIŞ

Un,süt-su,yağ ve tuzu karıştırarak bir hamur yapın.İyice yogurun.Hamuru altı eşit parçaya ayırın.Biraz dinlendirin.Tabak büyüklüğünde açın.Aralarını sıvıyağla yağlayarak üstüste koyun.Temiz bir sofra bezinin üstünde elinizle her iki yanından çekerek iyice açın.Bu aşama çok önemli,açabildiğniz kadar ince açmanız gerekiyor.Arasını sıvıyğ-tereyağ karışımı ile yağlayın.Kıymalı ve patatesli iç harcınızı yerleştirin.Her iki tarafını ortaya getirerek rulo yapın.Ortadan başlayarak tepsinize döndürerek yerleştirin.Önceden ısıtılmış fırında -200 derece-iyice kızarana kadar pişirin.

AFİYET OLSUN....

BAYRAM

Bayramın ilk günü,büyükleri ziyaretle geçince bloga bayram msjı yazmak bugüne kaldı.Bütün blog arkadaşlarımın ve sitemi ziyaret eden herkesin bayramının en güzel şekilde geçmesini,hakiki bayramlar gibi olmasını diliyorum..
Geçen bayram keşfettigim ve o günden beri en sevdiklerim arasına giren truff tarifi ile bayram yazısını noktalayayım,gerçi diğer blogumda tarif etmiştim ama kısacık hatırlatmak istedim..
TRUFF
200 ml.krema
1 kaşık kadar tereyağı
100 gr .kadar bitter kuvertür çikolata
Krema kaynatılır,ocak kapatılır ve içine çikolata ve tereyağı atılarak erimesi beklenir,daha yogun bir tad istiyorsanız bir iki kaşık kakao veya bir parça daha çikolata ilave edebilirsiniz. 3-4 dilim kadar kek içine ufalanır ve oda sıcaklığında 3-4 saat bekletilerek sogutulduktan sonra buzdolabına kaldırılır.Kek istediginiz tarz bir kek olabilir,hafif bayatlamış bir kek te kullanabilirsiniz.Burada bir gece kadar bekletilir,o kadar vaktiniz yoksa en az dört beş saat bekletip hamurun iyice sertleşmesini saglamalısınız.
Daha sonra çikolata hamurundan küçük yuvarlaklar yapıyoruz.Bu aşamadan sonrası isteğinize bağlı.Ben bir miktar daha kuvertür çikolatayı benmari usulu erittikten sonra minik topları çikolataya bulayıp daha sonra,file fıstık,badem veya hindistan cevizine buluyorum..Bu truff ları gelen misafirlerinize ikram edebileceğiniz gibi,bayram ziyaretlerine kendi yaptığınız çikolatayı götürmenin ayrı bir havası oluyor,belirteyim istedim..
AFİYET OLSUN
Bayramınız şeker tadında ,çikolata tadında geçsin.

KESTANE ŞEKERİ -ÇİKOLATALI-

Çok mutluyum.dört gündür kapalı olan blogspot nihayet açıldı..bu mutlulugumu sizinle paylaşmak için nefis kestane şekerleri ile geri dönüş yapmak istedim.Tabi bu kadar insanı yakından etkileyen kapatma kararı nasıl bir şeydir,hangi gerekçelerle alınıp bunca kişi mutsuz edilmiştir gibi sorularla ugraşarak vakit kaybetmek istemiyorum.Geri döndük ve her şey yine bıraktığımız gibi ya ..klavyemin tuşlarına basabiliyorum yeniden mutlulukla, piyano çalar gibi ya..şu anda önemli olan tek şey bu gibi geliyor....veeee hemen bu nefis çikolatalı kestane şekerlerine geçmek istiyorum..pek üzüldük,ağzımız tatlansın değil mi...yapılış hikayesi ve tarif birarada...
Geçen hafta 5.sınıfa giden minik yeğenim -diyeceğim ama artık büyüdü şeker kız-rüzgar gibi içeri dalarak çok önemli bir ödevi olduğunu söylediğinde her zamanki gibi ciddi bir şekilde onu dinlemeye koyuldum..Heyecanla ödevi anlattığında ise gülümsemeye başlamıştım.Konu yöresel etkinliklerdi ve bu çerçevede herkes kendi yöresine ait özel şeyleri tanıtacaktı.Öncelikle bu konu ile ilgili bir yazı hazırladık.Sonra bir türkü ezberledik.En sevdiğim türkülerden biri olan sen gelmez oldun du seçilen türkü.Son olarak sıra geldi yöresel bir lezzet yapımına..Bursa yöresinden bir yemek yapacağız.Sevgili yeğenime cevizli lokum falan gibi seçenekler sundum ama o havalı bir şeyler olsun diye burun kıvırdı ve kestane şekeri gibi bir şey diye tutturunca biz de bu yukarda gördüğünüz kestaneli truff ları yaptık.Yapıp şekillendirdikten sonra epey güldüm.Yöresel lezzet diye yola çıkmıştık ama bizim yaptığımız Fransa dolaylarının yöresel yemeği gibi olmuştu..Her neyse sevincten yazıyı abarttım galiba..Gelelim tarife....
MALZEMELER
1 küçük kutu süt kreması
100 gr.kadar kuvertür bitter çikolata
250 gr.kadar kestane
2 kaşık kakao
3-4 kaşık şeker
birkaç dilim kek
üzeri için,
100gr.kadar çikolata
1 kaşık kadar tereyağı
file fıstık,fındık,badem
YAPILIŞ
Yakınlarınızda Kafkas filan yoksa kestane püresi yapmakla işe başlamak zorundasınız,varsa çok kolay hemen gidip bir kutu kestane püresi ya da kestano adı ile sattıkları çerezden alabilirsiniz,işiniz yarı yarıya kolaylaşır.
Kestanelerin kabuklarını çizerek haşlayın,sıcakken kabuklarını soyun.Bir miktar şeker ilave ederek ezin ve püre haline gelene kadar pişirin.
Süt kremasını bir kaba alarak kaynatın.Kaynamaya başlayınca altını kapatın ve çikolatayı ve kakaoyu ilave edin,eriyene kadar karıştırın.İçine kestane püresi ve bir kaç dilim ufalanmış kek atın.Buzdolabına kaldırarak 4-5 saat bekletin.Sonra çıkarın küçük yuvarlaklar yapın.Ben mari usulu erittiğiniz çikolataya ve file fıstık veya bademe bulayın.Küçük kagıtlara yerleştirin ve bir kutuya yerleştirerek okula gönderin:))))
AFİYET OLSUN...
NOT:bu arada az kalsın unutuyordum herkesin CUMHURİYET BAYRAMI nu kutluyorum,tüm günleriniz bayram tadında geçsin...

NOT2:yine az kalsın unutuyordum,bu tarif sevgili Neslihanın çikolata ve meyve etkinliğine gitsin,kestane ne kadar meyve sayılırsa artık:)))

SU BÖREĞİ

Acı-tatlı yanları ile 2007 i geride bıraktık.Bu geride bıraktığımız yılın, kendi adıma bir değerlendirmesini yapmam gerekirse, artıların eksilerden daha fazla oldugunu görüp, mutlu oluyorum,yeni başlangıçlar,yeni dostluklar-ki bir kısmı blog sayesinde oldu-,yeni beklentiler..
Yeni öğrenilenler...İşte bana göre, bunların en önemlisi ile 2008 in ilk yazısına başlamak istedim..Resimde de gördüğünüz gibi suböregi.Aslında bu konuda sevgili Özlemin eline su dökemem ama, yine de kendi çabalarım sonucu ortaya çıkan bu börek, benim için bir başyapıt-ve aynı zamanda sevgili eşim için de,ilk yaptığım gün güllüoglundan hazır aldığımı aldı ve uzun süre inanmadı-
Bu böreği öğrenme maceram ilk olarak Seda ile Özlem bize geldiklerinde ,misafire saygı olayını hiçe sayıp sevgili Özlemin eline oklavayı tutuşturdugum gibi, bir tepsi börek açtırdığım gün başlamıştı. Amacım yapılış aşamalarını tek tek görerek iyice öğrenmekti , bu izleme meselesi bana cesaret verdi vermesine deee, yinede oturup bir tepsi börek açmam için yeterli olmadı.Ta ki sevgili kestane şekeri bana 3 yumurta ve küçük bir tepsi ile denememi önerene kadar.İşte o gün bugündür ben de kendi suböreğimi yapıyorum,gerçi biraz küçük bir tepsi oluyor ama, bize fazlası ile yetiyor..Geçenlerde bize kahvaltıya gelen erkek kardeşim ve gelinimize yaptım ,onlar da çok beğendi..Eh nihayet bu işi öğrendim galiba..Gelelim minik tepsi su böreği tarifime..
MALZEMELER-yaklaşık 30 cm.yuvarlak tepsi-
3 yumurta
100 gr kadar tereyağı
2-3 kaşık sıvıyağ
2-3 kaşık süt
2 kaşık sıvıyağ
tuz
aldığı kadar un
150 gr kadar peynir
maydanoz-isteğe bağlı-
YAPILIŞ
Yumurtaları kırın,süt,2 kaşık sıvıyağ ekleyin.Tuz ve aldığı kadar unu ilave ederek sert ve ele yapışmayan bir hamur elde edin.Diğer yanda tereyağın eritin,içine biraz sıvıyağ ekleyin.
Hamurunuzu yaklaşık 10 parçaya ayırın,her parçayı tepsiniz büyüklüğünde açın.Bir kenarda bekletin,açma işlemi bitince ,büyük bir tencerede açtığınız yufkaların 8 tanesini haşlayın.Tepsinize bir adet haşlanmamış yufka serin,1 kaşık yağ ile yağlayın,haşladığınız yufkaların yarısını tepsiye yerleştirin,aralarına birer kaşık yağ dökün.Orta kısmına peynir ve maydanoz karışımını dökün,diğer yufkaları üstüne yayın,en üstüne haşlanmamış son yufkayı yerleştirin ve kalan yağı dökün.Kısık ateşte tepsiyi çevirerek altını üstünü kızartın.
AFİYET OLSUN...

KADAYIF DOLMASI

Kadayıf dolması yiyenler bilir, Erzurum yöresine ait nefis bir tatlı tarifi..Hatta Erzurumlular Ramazanda her akşam tatlı olarak kadayıf dolması yapıyorlar diye duymuştum,doğru olup olmadığnı bilmiyorum ama,her akşam yeseniz bıkmayacağınız gerçekten harika bir lezzet.Yalnız bu tatlıyı yaparken dikkat etmeniz gereken kadayıfın çok taze olması.Bu yüzden mümkünse markette paket olarak satılanlardan değil de imkanınız varsa bir yufkacıdan almanızı öneririm.
Malzemeler
500 gr.kadar kadayıf
bir miktar ceviz
3-4 adet yumurta
kızartmak için sıvıyağ
şerbeti için
3 bardak şeker
3 bardak su
Öncelikle şerbeti kaynatın,ateşten almadan içine bir iki damla limon suyu ilave edin,bir kenarda soğumaya bırakın.
Kadayıftan bir tutam alın,arasına ceviz koyun ve güzelce sarın.Burada kadayıfın sarma şeklinin biraz ustalık gerektirdiğini itiraf etmem gerekiyor.Kadayıfları sardıktan sonra bir kenarda bekletin.
Yumurtaları 1-2 kaşık su ilave ederek güzelce çırpın,sarmış olduğunuz kadayıfları yumurtaya batırın,burada da küçük bir not ekleyeyim.Tabağı biraz eğik tutarsanız kadayıflar çok fazla yumurtaya bulanmamış olur.Yumurtaya buladığınız kadayıf dolmalarınızı kızgın yağda kızartın ve çıkarınca soğuk şerbete atın.Üzerini ceviz veya toz fıstıkla süsleyin.
AFİYET OLSUN

BAYRAM TATLISI

Her zaman Ramazan ayının hızlı çekilmiş bir film gibi geçtiğini düşünürdüm.Bu sene de bu konu hakkındaki düşüncelerim değişmedi ve Ramazan bugün bize veda etmeye hazırlanırken ne zaman oruç tutmaya başladık,ne zaman sonuna geldik farketmedik bile.Dün akşam teravihe camiye gidip gitmemeyi düşünürken birden bunun seneye kadar kılabileceğim son teravih olduğunu hatırlayınca yıldırım gibi giyinip dışarı attım kendimi...Allah tutttuğumuz oruçları,kıldığımız namazları yaptığımız bütün ibadetleri kabul etsin.Önümüzdeki senelerde de bu güzellikler yaşamayı nasip etsin.Herkese hayırlı bayramlar dileyip,tatlı tarifime geçeyim.

Bayram tatlısı deyince, nedense aklıma her zaman ilk olarak baklava gelir.Diğer tatlılar yapılsa bile baklava benim için bayramın değişmez tatlısıdır.Gerçi hiç bir zaman elde açıp baklava yapmadım ama son zamanlarda kullanmaya başladığım hazır yufka sayesinde ben de bayramları artık baklava yapabiliyorum.Hazır baklava yufkası bazı handikapları olmasına rağmen,birkaç noktaya dikkat edilirse çok güzel sonuç veriyor.En önemlisi yufkanın taze olması,alındıktan sonra buzdolabında bekletilmesi.. MALZEMELER 500 gr.lık hazır baklava yufkası Biraz ceviz,fındık veya fıstık 200 gr.kadar tuzsuz tereyağı Şerbeti için: 2 bardak şeker,2 bardak su

YAPILIŞ

Tereyağı eritin.Baklava yufkasını tezgaha serin ve bir fırça yardımı ile üzerini iyice yağlayın.İnce şeritler kesin.Şeritin baş tarafına fındık,fıstık veya ceviz içi koyarak uca doğru sarın.Tepsiye dizin.Kalan yağın üzerine biraz sıvıyağ ekleyerek üzerlerine sürün.Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 20-25 dk.kadar pişirin.

Tatlılar soğuyunca önceden 2 bardak şeker 2 bardak su ile hazırladığınız şerbeti üzerine dökün.Üzerini toz fıstıkla süsleyin.

AFİYET OLSUN...

BAKLAVA

Bayram günü daha fazla hastalık yazısına bakıp moral bozmanızı istemedim,önceden yayınladığım ama eski blogdan taşıma fırsatı bulamadığım bu baklava resmine bakın,ben kaçıranlar için tarifi buraya taşıyayım,yarın da süper bir et yemeği tarifi yazacağım..Ama baklavayı bugünden yapmak lazım,bende birazdan iki tepsi yapıp birini anneme götürmeyi düşünüyorum..İyileşmeye başladım ya artık,mutfağa girip şunu mu yapsam bunu mu yapsam diye düşünür dururum..Hepinize sağlıklı ve huzurlu bir bayram diliyorum...

BENİM BAKLAVAM
Nihayet ben de kendi yaptığım bir baklava tarifini verebileceğim için çok mutluyum,yeğenim zeynepe inat baklava açtım diyecektim ama ,tabi bu bir şaka,açmaya niyetleniyordum fakat bir arkadaşımın önerisi ile hazır baklava yufkasını denemeye karar verdim,baklava gerçekten çok güzel oldu.En önemlisi benim yaptığım bir baklava oldu...
10-15 adet baklavalık hazır yufka
-ben bir paket aldım ama denemek için bir kısmını kullandım,bununla dikdörtgen borcamı dolduracak kadar tatlı oldu-
150 gr.tuzsuz tereyağı
içi için ceviz,fıstık veya fındık
şerbeti için
2 bardak şeker
2 bardak su
Baklavalık yufkayı tezgahın üzerine serin,erittiğiniz tereyağından bir miktar fırça yardımı ile yufkanın üzerine sürün.Ceviz,fıstık veya fındıgı dövün ve yufkanın üzerine serpin,yufkayı oklavaya sararak büzün,tepsiye yerleştirin,kalan tereyağına biraz sıvıyağ ekleyin,biraz ateşte kızdırın, hepsi bitince üzerine dökün.Önceden ısıtılmış 200 derece fırında iyice kızarana kadar yaklaşık 30 dk.pişirin.Fırından çıkınca biraz soğutun.Üzerine hazırladğınız şerbeti -çok kaynak olmasın-ılık olarak dökün.
AFİYET OLSUN
HAYIRLI BAYRAMLAR

KURBAN KAVURMASI

Bu sene, Kurban Bayramını Güney Doğu da yardıma muhtaç ailelere kurban eti dağıtarak geçirmeyi planlıyordum ama, maalesef son dakika çıkan engeller nedeni ile bu planımı gerçekleştiremedim.Kimse Yok mu derneği her sene bu güzel faaliyeti gerçekleştirerek pek çok insana örnek oluyor,kendilerini tebrik ediyorum.Ama önümüzdeki sene bu niyetimi gerçekleştirmek en büyük dileğim.

Bayram öncesi çok yoğun geçtiği için, ilk gün annemleri ziyaretten sonra,evde dinlenerek geçiriyoruz tatili.Her yıl olduğu gibi yine Kurbanlarımızı bağış yaptık,ama bağış yaptığımız dernek, bağışlanan kurban başına beşer kiloluk paketler gönderiyor.Ben de bu etleri güzel bir şekilde değerlendiriyorum,kendi tariflerimi ve bayram ziyaretlerinde tattığım lezzetleri sizlerle paylaşacağım.Ama önce bayramın olmazsa olmazı,kurban kavurması..Gerçekten bu sene yaptığım kavurma şahane oldu.Kesilirken okunan dualardan mı bilmem,kurban etinin lezzeti her zaman farklı gelmiştir bana.Aslında küçükken apartmanın etrafında o kadar çok kurban kesilirdi ki ,ben kurban bayramlarında ortadan kaybolur ve pek et yiyemezdim, ama şimdilerde bunun bir ibadet olduğunun farkına varınca herşey çok farklı görünüyor gözüme.Hatta biriki hafta önceden et ürünlerini yemeyerek kendimce bayrama hazırlık yapıyorum.O nedenle bayram sabahı pişirdiğim bu kavurmanın lezzeti bana şahane geldi,abartmıyorum yiyen herkes aynı fikirde...

Malzemeler

Dilediğiniz miktarda et

tuz,karabiber

YAPILIŞ

Öncelikle etin içinden yağlı bölümlerini ayırıyoruz,bu yağları bir tencereye alıyoruz,onları kısık ateşte erimeye bırakıyoruz.Yağlarından ayırdığmız etleri küçük küçük kuşbaşı şeklinde doğruyoruz.Eriyen yağların kalan bölümlerini tencereden çıkarıyoruz ve doğradığımız etleri ilave ediyoruz.Tencerenin kapağını kapatarak arasıra karıştırmak sureti ile birkaç saat etler iyice pişene kadar kavurmaya devam ediyoruz.Tuz ilave ediyoruz.Kavurmayı sıcak ya da soğuk olarak servis yapabilirsiniz.Ben sıcak olarak servis yapınca üzerine taze çekilmiş karabiber ve biraz da kırmızı pulbiber ilave ediyorum.Ama soğuyunca da çok güzel oluyor.

AFİYET OLSUN...

BOŞNAK MANTISI

Uzun süredir tarifini aradığım,fakat bir türlü tam tarifi bulamadığım boşnak mantısını geçen hafta Yemekteyiz programında yarışan Boşnak asıllı yarışmacı yaptı.Farklı bir yöntem kullanarak yaptığı mantılar tabiki yarışmacılar tarafından beğenilmedi ama ben uzun süredir aradığım tarifi bulduğum için çok mutlu oldum.
MALZEMELER
2 kase un
bir miktar su
tuz
200 gr.kadar kıyma
1 adet soğan
bir miktar sıvıyağ
sos için:
Sarmısak ve yoğurt
2 kaşık domates salçası,1 kaşık yağ,tuz,fesleğen,karabiber
Un,tuz ve su ile bir hamur yapın.Bu hamuru en az bir saat dinlendirin.Hamuru beş altı parçaya açın.Daha sonra her bir parçayı merdane yardımı ile yaklaşık 30 cm.çapında açın.Açtığınız bu hamuru dörde kesin.Bir kaseye bir miktar sıvıyağ koyun ve hamuru bu yağa batırarak elinizle açabildiğiniz kadar açın.Daha sonra içine soğan,tuz,karabiber ve kıymayı birlikte yoğurarak hazırladğınız harçtan bir miktar koyun.Hamuru rulo haline getirin.Bu ruloyu dört veya beş parçaya kesin,kenarlarını alta getirerek birleştirin.Bunları bir tepsiye dizin.Hamurun tamamı bitince önceden ısıtılmış 180 derece fırında iyice kızarana kadar pişirin.
Fırından alınca servis yaparken üzerine sarmısaklı yoğurt ve salçalı sos dökün.
AFİYET OLSUN..

FISTIKLI KURABİYE

Yarın misafirlerim var,kurabiye yapmak istiyorum ama ne yapacağıma karar veremiyorum,arkadaşları,arşivi tarıyorum ne yapayım diye ama...Aslında Özlem in son yayınladığı biscotti lerden ya da sedanın çok sevdigim bir kurabiye tarifi var onu yapmak istiyorum,ama o kadar hastayım ki..hiç halim yok yeni bir şey denemeye ,en iyisi arşivden daha önce denenmiş ve riski olmayan bir tarifi yapmak..Sayfalarda gezinirken fıstıklı kurabiye tarifine gözüm ilişince tamam dedim ..işte buuu...aradığım tarif..hem bayramda yakın,daha önce bayram yemekleri kategorisinde yayınladığım bu kurabiyeler,gelen misafirler için baklava yerine sunabileceğiniz çok hoş bir alternatif..hele benim gibi yorgunsanız,hiç haliniz yoksaa....
MALZEMELER
250 gr tereyağı-eritilmiş-
1 bardak tozşeker
50-100 gr kadar toz yeşil fıstık
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
1/2 tatlı kaşığı toz tarçın
1/2 tatlıkaşığı toz zencefil
1 yumurta
1 çaybardağı süt
3-4 bardak un
Bütün fıstık-ortalarına koymak için-
YAPILIŞ
-Yağ ve şekeri krema kıvamına gelinceye kadar 3-4 dk.cırpın,süt ve yumurtayı ekleyin.Biraz daha çırpın.
-Daha sonra kuru malzemeleri ekleyin.Yumuşak bir hamur elde ediyorsunuz.
-İsterseniz yukarda gördüğünüz gibi yuvarlak şekiller verip ortalarına bir adet fıstık yerleştirin,isterseniz de kurabiye kalıpları ile şekillendirin,eğer kalıpla şekillendirirseniz biraz daha kıtır bir kurabiye olur,diğer türlü ise daha yumuşak ve ağızda dağılan bir kurabiye elde edersiniz.
-Önceden ısıtılmış 180 derece fırında yaklaşık 10-15 dk.pişirin,kurabiyelerin çok fazla kızarmamasına dikkat edin.
-Çıkarınca sogutun ve üzerine pudra şeker eleyin.
AFİYET OLSUN....

FAJİTA

Sevgili gelinimiz Damla bu bayram harika bir sofra ile bizi ağırladı.Ana yemeğin en önemli parçası Fajita isimli Meksika yemeği idi.Ben bu yemeği daha önce çok duydum,fakat yeme ya da deneme şansım hiç olmamıştı.Damla nın yaptığı bu yemek gerçekten nefisti.Hala Kurban bayramından kalan etleriniz varsa ve farklı bir şeyler yapmak istiyorsanız size bu yemeği tavsiye ederim.

MALZEMELER

500 gr.kadar dana eti

1 adet kırmızı biber

2 adet yeşil biber

1 adet sarı biber

2-3 adet soğan

Tuz,karabiber,kekik

Yapılış:

Etleri şerit şerit doğrayarak bir tavaya alın.Kendi suyunu bırakıp çekinceye kadar pişirin.Daha sonra tavaya biraz yağ ilave edin.Etler kavrulmaya başlayınca üzerine piyazlık doğradığnız soğanları ilave ederek karıştırarak kavurun.Bu aşama biraz sabır gerektiriyor,soğanlar kaybolana kadar kavurduk nerdeyse.Öyle ki yemeğin içinde iri soğan parçaları görmeye tahammül edemeyen eşim bile şikayetci olmadı.İyice kavrulunca biberleri de şerit halinde doğrayarak ilave edin.Biraz daha kavurun,tuz ve biberleri ilave edin.Damla yanında arpa şehriye pilavı ile servis yapmıştı,tereyağlı mis gibi bu pilav etlerin yanına çok yakışmıştı ama siz klasik pilav ile de servis yapabilirsiniz.Ya da filmlerde gördüğüm kadarı ile bu yemeği dürüm tarzı lavaş ekmeklerle servis yapıyorlar,bu şekilde de deneyebilirsiniz.

AFİYET OLSUN

ORTA YEMEGİ-KONYA-

Malum Kurban Bayramı..Çocukken kurban bayramlarını pek sevmezdim,neden bilmem..Galiba her yerde kesilen kurbanların görüntüleri,çok hoşuma gitmezdi.Ama son zamanlarda, İstanbulda hiç kimse ortalarda kurban kesmiyor artık,son derece sağlıklı ve güzel ortamlarda bu ibadet yerine getiriliyor,etler küçük parçalar halinde evlere geliyor ve rahatlıkla ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor.Özellikle, benim gibi, çevrede verecek fakir kişi yok ya da varsa da biz bilemiyoruz diyenler için bazı kuruluşlar olaganüstü güzel imkanlar hazırlıyorlar..Biz bu senede, her yıl oldugu gibi, kurbanlarımızı yurdun veya dünyanın herhangi bir yerinde kesilip ihtiyaç sahiplerine ulaşması,birkaç yüzün gülebilmesi için bağışladık..Rabbim kabul etsin,bizim ve herkesin kurbanları, en güzel şekilde, ihtiyacı olanlara ulaşsın inş.Bu bağış sisteminin en güzel yanı, isteyenlere, kurban etinden hazırlanmış 5 kg.lık paketlerin gelmesi..Evde de kurban kesilmiş gibi bir telaş oluyor böylece..Ben de geleneksel olarak kavurmamı yaptım,biraz kıyma çektirdim,biraz da kızartmalık et ayırdım.Yorgunluktan bayılacak hale geldim,zaten yeni iyileşmişim,bir de bu et, balık işlerini pek sevmem.Neyse ki sonra anneme gittim,orda kardeşlerimle ve annemlerle görüşüp güzel bir akşam geçirdik.
Gelelim yukarda gördüğünüz şahane yemeğe..Bu yemeği Konyalı bir arkadaşımdan öğrendim,söyledigine göre bu yemek Konya nın geleneksel Ramazan ve Bayram yemeğiymiş..Ben aslında bu yemegi Bayramda yapmadım,malum bizim etler parçalanmış geldigi için böyle kemikli parçalar yoktu,kasaptan özel kuzu kol almıştım,ama Bayram dolayısı ile evinizde bu tarz bir et bulunabileceğini düşündügüm için tarifi bugün yazıyorum..
MALZEMELER
1 adet kuzu kol -bu yaklaşık 1 veya 2 kg.arası oluyor-
3-4 adet patlıcan
1 adet soğan
4-5 adet biber
1 adet domates
karabiber tuz
YAPILIŞ
Kuzu kolun üzerine bıçakla çentikler kesin.Düdüklü tencerede biraz tuz ilavesi ile üzerine çıkacak kadar su ekleyin ve iyice haşlayın.Bu süre kullandığınız düdüklü tencereye göre değişebilir,arkadaşım iki saate yakın demişti ama ben clipso kullanıyorum ve yaklaşık 40-45 dk.kadar haşladım.
Sonra haşlanan eti biraz tereyağı ve salça ile bütün halinde kızartın.
Diger tarafta patlıcanları alacalı soyun,önce uzunlamasına ikiye ,sonra her bir parçayı üçe kesin.Bir tencereye biraz sıvıyağ ekleyin,tavla zarı şeklinde doğranmış soğanı ilave edin,sararana kadar kızartın.Sonra patlıcanları ekleyin,biraz pişirin,en son bir iki adet domates ilave edin,tuz ekleyin.Ateşe dayanıklı bir kaba hazırladığınız patlıcanları yerleştirin,üzerine eti ekleyin.Bir iki adet sivri biber koyun.(ben eşim sevdigi için bir iki patateste ilave ettim)
Önceden ısıtılmış fırında yaklaşık yarım saat pişirin..
AFİYET OLSUN...

PASTA

Yukarda gördüğünüz her zaman alışık olduğunuz ve benim sürekli yaptığım süslü-püslü pastalardan değil belki ama benim için çok değerli bir pasta..

Bir süredir Çocuk Esirgeme Kurumun'da bir grup genç kıza gönüllü ablalık yapıyorum bir kaç arkadaşımla birlikte..Bu şu ana kadar yapmaktan en çok zevk aldığım işlerden biri haline geldi.Haftanın bir günü oraya gidip gözleri ışıl ışıl parlayan kızlarla sohbet etmek,birlikte bir şeyler yapmak beni çok mutlu ediyor.Her gittiğimizde onların hoşuna gidebilecek değişik aktiviteler bulmaya çalışıyoruz.Bu pastayı ilk gittiğimiz hafta yaptık,daha sonra nefis kurabiyeler,en son bugün de bayram haftası olduğu için birlikte baklava yaptık..-Hazır baklava yufkası kullandık tabi ama sonuç mükemmeldi.-

Herşeyden önce ben kurum çalışanlarını kutlamak isterim,gerçekten etrafta insanı rahatsız edecek en ufak bir şey yok.Ev ortamı gibi rahat ve temiz.Maddi olarak hiç bir şeye ihtiyaçları yok belki ,o yüzden sevgi ve şefkat verebileceğiniz en iyi şey onlara.

Bu bayram hepinizi bir fark yapmaya çağırıyorum.En yakınınızdaki çocuk esirgeme kurumuna,yaşlılar yurduna,özürlüler yurduna saatinizi ayırın ve orada bayramı geçirmek zorunda kalanlara bir parça sevgi ve şefkat götürün bayram şekeri niyetine..

HERKESE İYİ BAYRAMLAR...

Not:Pastanın tarifini yazmayı unuttum, çok basit ve güzel bir pastaydı.Hazır pastaban kullandık,arakatları reçelli su ile ıslattık.Krema olarak hazır pastacı kreması ve kremşantiyi birlikte çırptık.Pastanın aralarına bolca Bursa dan gelmiş özel frambuazlar serpiştirdik.Üst süslemelerini de frambuaz ve boncuk şekerlerle yaptık..Olur ya bayramda misafirlerinize baklava yerine değişik bir şeyler ikram etmek istersiniz...

AFİYET OLSUN...